1. (a) kop(ar)mak, kesip/kırıp ayırmak, ayrılmak, ilişiğini kesmek, bozmak.
    A branch broke off the tree:
    Ağaçtan bir dal koptu.
    to break off an engagement: nişanı bozmak. (b) (birdenbire) dur(dur)mak, inkıtaa uğra(t)mak, kesmek, ara vermek.
    Those two countries have broken off relations (with each other) again.
    Let's break off (work) and have some coffe: İşe ara verip birer kahve içelim.
konuşmayı kesmek Fiil
biriyle tüm bağlantıları koparmak Fiil
biriyle bağlantılarını koparmak Fiil
bir taahhüdü bozmak Fiil
bağlantıyı koparmak Fiil
mektuplaşmayı kesmek Fiil
diplomatik ilişkileri kesmek Fiil
bir ülkeyle diplomatik ilişkileri kesmek Fiil
yarım saat ara vermek Fiil
çalışmaya ara vermek Fiil
müzakereleri inkıtaa uğratmak Fiil
müzakerelere ara vermek Fiil
görüşmelere ara vermek Fiil
ilgisini kesmek Fiil
ilişkileri koparmak Fiil
ilişkileri kesmek Fiil
alakasını kesmek Fiil
selamı sabahı kesmek Fiil
çıkarmak Fiil
koparmak Fiil
birşeyi kesmek Fiil
birşeye son vermek Fiil
birşeyi durdurmak Fiil
ayırmak Fiil
çarpışmayı durdurmak Fiil